HACIBEKTAŞ ARKEOLOJİ VE ETNOĞRAFYA MÜZESİ:
Müze, 1988 yılında ziyarete açılmıştır. Müzede, Kara höyük kazılarında elde edilen arkeolojik buluntular sergilenmektedir. Müzenin giriş bölümünde Hacıbektaş taşçılığında kullanılan araç ve gereçler sergilenmektedir. Hacıbektaş taş işçiliğine dair bilgilerin sunulduğu bu bölümde, Hacıbektaş taşı diye tanınan, Onyx'den yapılmış hediyelik eşya örnekleri de sergilenmektedir.
Sulucakarahöyük'ün, tüm uygarlıklara evsahipliği yaptığı anlaşılmaktadır. 1967–1976 Yılları arasında Prof. Dr. Kemal Balkan başkanlığında yapılan arkeolojik kazılarda, aşağıdan yukarıya doğru şu uygarlık katları tespit edilmiştir.
I.Eski Tunç Çağı: M.Ö. 3200–1200
II. Asur Ticaret Kolonileri Çağı: M.Ö. 1950–1800
III. Eski Hitit Devleti: M.Ö. 1650–1500
IV. Hitit Orta Krallık Dönemi: M.Ö. 1500–1380
V.Büyük Hitit İmparatorluğu Devri: M.Ö. 1380–1200
VI. Geç Hitit ve Frig Dönemi: M.Ö. 1200–700
VII. Asur-Med ve Pers Egemenliği Dönemi: M.Ö. 700–330
VIII. Helenistik Devir: M.Ö. 330–30
IX. Roma Devri: M.Ö. 30 - M.S. 395
Müze planı, birbirine geçmeli üç ana bölümden oluşmaktadır. Girişten sonraki, ilk bölümde Eski Tunç Çağı ve Hitit dönemine ait arkeolojik buluntular, ikinci bölümde Frig, Helenistik ve Roma devirlerine ait arkeolojik buluntular ve üçüncü bölümde Osmanlı döneminde kullanılan eşyalar sergilenmektedir.
BİRİNCİ BÖLÜM: Girişi takip eden ilk bölümde, Eski Tunç Çağı ve Hitit Dönemine ait sergilenen çanak ve çömlekler elde yapılmıştır. Tek renkli (monochorome) ve pek az boya ile süslenmişlerdir. Gaga ağızlı testiler, yuvarlak ağızlı testiler, geniş karınlı çömlekler, tek kulplu kâse ve fincanlar, çift kulplu vazolar ve depaslar bu dönemin özelliklerini taşıyan örneklerdir.
İKİNCİ BÖLÜM: İlk bölüme dik ikinci salonda, Frig, Helenistik ve Roma devirlerine ait arkeolojik buluntular sergilenmektedir. M.Ö.8. yüzyılda Kayseri (Mazaka), Kapadokya bölgesinin başşehri olarak, Frig Devleti sınırları içerisinde kalmış; 695'de Frig'lerin yıkılmasıyla kısa bir süre Medler'in, 550'lerde Perslerin hâkimiyetine geçmiştir. Kayseri (Mazaka) Perslere bağlandıktan sonra, göç ile gelen İran'lı soyluların etkisiyle bölgeye yerleşen İran Kültürü, yüzyıllar boyunca etkisini sürdürmüştür.
M.Ö.333 yılında, Büyük İskender'in Kızıl ırmağın batısındaki Anadolu topraklarını ele geçirmesi ile bölgedeki Pers hâkimiyeti sona ermiş ve Makedonya hâkimiyeti başlamıştır. İskenderin ölümü ile Makedonya İmparatorluğu toprakları, komutanları tarafından paylaşılmıştır. Bu arada Kayseri ve çevresi, Antigonoslar'la Seleukoslar arasındaki savaşlara sahne olmuştur. Satraplar tarafından yönetilen Kapadokya Krallığı, Ariaratres III (M.Ö.255–220) zamanında bağımsızlığına kavuşur.
I.Yüzyılda Roma akınına mağruz kalan Kapadokya Krallığı, M.S.17 yılında bir Roma eyaleti haline gelir. 395 Yılında Roma İmparatorluğunun ikiye bölünmesi ile bölge, Doğu Roma İmparatorluk sınırları içinde kalmıştır.
Bu tarihsel sürece ait eserlerden olan Frig kapları, çömlekçi çarkında biçimlendirilen çanak, çömleğin tek ve çok renkli (polychorome) örneklerini oluşturmaktadır. Gri astarlı ve perdahlı tek renkli türde, madeni kapların biçim ve bezeklerinin etkisinde imal edilmiş örnekler oldukça yaygındır. Helenistik ve Roma devri eserler genel olarak, bezekli ve desenli testiler ile tabaklar, kâseler ve emzikli küpler olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu bölümün en önemli objesi, bağ ve şarapçılık tanrısı Dionysos'un çocuğu Priapos heykelcikleridir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM: İlk bölüme paralel üçüncü bölümde, Osmanlı dönemine ait giysiler, çevreler, başlıklar, mekik, kilim gibi etnoğrafik eserler ve bazı silahlar sergilenmektedir.
(Kaynak: http://www.hacibektas.com)
GeriGit<<<
NEVŞEHİR HACIBEKTAŞ